Öyle bildiğin gibi değil ki her şey
Ettiğim yeminler küf tutuyor içimde
Beynimde parazitler dolanıyor, her birine isimler taktığım
Pencerelerden sızan güneş sabahları getirmiyor geceleri götürmediği gibi
Her sabah, her doğruluşta bir uzvum kalıyor yatakta
Üzülüyorum-ki ana yadigârıdır hepsi

Sokaklarda umarsızca top koşturan çocukluğum dolanıyor ayaklarıma sonra
Karsılaşırken gündüzün geceye döndüğü bir vakit onunla
Bütün arkadaşları mutlu filmlerdeki aksam sofralarındayken
Oturuyorum,
          çatallı bir yolun başında bekleyen küçük gözlerinin yanına
Annesinin tembihlediği yabancılardan biri oluyorum birden
O, var gücüyle kaçarken benden
Elimde en sevdiği seker
Boğazımda bir yumru
Nefesten ibaret birkaç kelime
Nöbeti devralıp bekliyorum
           çatallı bir yolun başında hiçbir zaman gelmeyecekleri...




Serdar Gungor